Seferihisar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde toplanan eğitimciler basın açıklaması yaptı.Irkçı Gerici Cinsiyetçi Kadrolaşmaya Hayır , Yandaş müdür istemiyoruz!, Siyasal kadrolaşmaya hayır! sloganlarıyla yürüyen eğitim emekçileri, öğretmenlerimizin gerçek puanlarını açıklanmasını istiyoruz diyerek basın açıklaması yaptılar. Yaplan basın açıklamasında şöyle denildi: Dershaneler yasası olarak çıkardıkları 6528 sayılı torba yasa eğitimin ve eğitim emekçilerinin tam bir tasfiye yasasıdır. Yaratılan algının aksine eğitimi ve eğitimcileri kıyımlar, baskılar sonucu teslim alma; yandaş örgütlenme dışında sendikal örgütlülük bırakmama yasasıdır.6528 sayılı torba yasa uygulandıkça bir kıyım ve tasfiye yasası olarak ortaya çıkmaktadır. Yasa çıkarken tuzak ve tehlikeleri örtmek için "Dershaneleri kapatıyoruz.” dediler. Bugün de eğitim de "Yeni atılım için yeni kadrolar” diyerek tehlikeleri ve tuzakları örtmeye çalışmaktadırlar. Değerlendirme puanının en az 60’nın özel durumlarda 100 tam puanın kendi tekellerinde olduğunu gizleyerek demokrasiyle adeta alay ediyorlar. Atamaya demokrasi getirdik, velinin, öğrenci temsilcisinin ve öğretmenlerin iradesini yansıttık diyerek gerçek amaçlarını gizlemeye çalışıyorlar.Gerçek amaç ve niyet puanlamaların sonuçlanmasıyla gözler önüne tüm açıklığıyla serilmiş durumdadır. Bu açıklık sonuçta kadrolaşma pahasına eğitimin dolayısıyla gelecek kuşakların zarar görmesi, yok edilmesidir. Fotoğraflar: Caner GüneyDeğerli Basın Emekçileri İlçemiz Seferihisar yandaşlık ve kıyım konusunda sınır tanımaz ilçelerin başında gelmektedir. Yeni gelen ilçe milli eğitim müdürü,beklide yüzünü bile bilmediği müdürleri,neredeyse hiç puan vermeyerek değerlendirmiştir.Bu kişilerin memlekete hiç mi olumlu hizmeti olmamıştır ki 30 kriterden sadece birine puan verilmiştir.Eğitim yöneticileri değerlendirme sonuçlarına göre görevden alınan ve görev süresi uzatılan okul müdürlerinin sendikalarına baktığımızda, eğitimde tarihin en büyük tasfiye operasyonu ve siyasal kadrolaşma girişimi ile karşı karşıya olduğumuz anlaşılmaktadır. Türkiye çapında yandaş sendika üyesi olmayan okul müdürlerinin çok büyük bir bölümü görevden alınmış, beklenildiği gibi yandaş sendika üyelerine alan açılmıştır. Değerlendirme sürecinde üyelerimize ve yandaş olmayan diğer sendika üyelerine yönelik "sendika değiştirme” yönünde tekliflere ve şantajlara göz yumulmuş, bu konudaki şikâyetlerimiz dikkate alınmamıştır. Türkiye'nin çeşitli illerinde bazı müdürlerin bu baskılara boyun eğerek,yandaş sendikaya üye yapıldığı bilinmektedir. Başından sonuna siyasal kadrolaşma operasyonu olarak gerçekleştirilen eğitim yöneticilerinin değerlendirilmesi ve görevlendirilmesi uygulamaları, hukuktan, adaletten ve objektiflikten yoksundur. MEB, son kadrolaşma operasyonu ile "adrese teslim” görevlendirmeler yaparak bir kez daha siyasi iktidarın en stratejik kurumu olduğunu göstermiştir. Eğitim müdürlerinin değerlendirilmesi ile ilgili şaibelerin ve adaletsizliklerin ortaya çıkması için, eğitim kurumu müdürlerinin tamamının aldıkları puanlar şeffaf bir şekilde yayınlanmamıştır. Sisteme giren her eğitim yöneticisi yalnızca kendisine verilen toplam puanı görmekte, her biri siyasi iktidarın "emir eri” gibi hareket eden ilçe milli eğitim müdürlerinin verdiği puanlar değerlendirme sonuçlarında görünmemektedir. Milli Eğitim Bakanlığı ve milli eğitim müdürlükleri, müdür görevlendirmelerinde attıkları adımların ve verdikleri puanların şaibeli olmadığını, adil ve hakkaniyete uygun davrandıklarını düşünüyorlarsa, bütün illerin değerlendirme ve puanlama sonuçlarını şeffaf bir şekilde açıklamalıdır. Açıklanacak sonuçlar, okul müdürlerine yönelik değerlendirmelerin yöneticilik başarılarına göre mi, siyasi referanslara göre mi yapıldığı daha net gösterecektir.Değerli Basın Emekçileri Yukarıdaki örnekler yönetmelik ve kanun tanımazlığın hangi noktalara geldiğinin somut örnekleridir. Boyun eğmeyen ve hukukun üstünlüğüne inanan mahkemelerimizin bu hukuksuzluğa dur diyeceğine inanıyoruz.Müdürlük başvurusu yapmayıp öğretmen olarak tayin olanlara emeklilik dilekçesi verip, emekli olanlara alay edercesine 100 tam puan verenlerin; resmini dahi görmediği idarecilere nasıl 0 puan verdiğini buradan sormak istiyoruz.Bunun yanı sıra 99.5 / 99.75 / 100 gibi puanları verdikleri idarecilerin hangisinin yayınlanmış bir makalesinin olduğu ya da hangilerinin alanlarında yüksek lisans ya da doktora yaptığının kamuoyuna açıklanmasını istiyoruz. Bu haksızlıklara sessiz kalmayacağımızı da buradan bir kez daha haykırıyoruz.Haksızlık sadece idarecilere değil; idareciler üzerinden tüm eğitim emekçilerine, velilere ve öğrencilere yapılan haksızlıktır. Her öğretim yılı bir kargaşa ve kaosla açılarak başarısızlık hedeflenmektedir.Bu yıl krizi daha da derinleştirmek için okulların bir çoğunun idarecisiz açılmasına hizmet edecek bir kıyım bilinçli ve sistematik olarak gerçekleştirilmektedir.Bu saldırılar karşısında tüm mağdurların, zarar görenlerin, öğrencilerin, velilerin ve eğitim emekçilerinin ortak gücünü oluşturup ortak bir duruş ve mücadele süreci için herkes görev başına! Eğitim toplumun her kesiminin ortak sorunu. Saldırılar karşısında sessiz kalmayalım. Yükseltmeye çalıştığımız ortak mücadeleye güç verelim. Mücadelemiz haksızlıklar ortadan kalkıncaya kadar; hukuki, fiili ve meşru bir şekilde devam edecek. KURTULUŞ YOK TEK BAŞINA YA HEP BERABER YA HİÇBİRİMİZ EĞİTİM SEN TÜRK EĞİTİM SEN EĞİTİM İŞ AKTİF EĞİTİM SEN