Bu işletmeleri kim denetleyecek ?Ülkede her şeye zam geldiği malum. İnsanlar bunalmış durumda özel zevk, keyif diye bir şey kalmadı.Ege’nin sahilinde yaşıyorsun denize girmek istesen giriş parası vs adı altında tomarla para istiyorlar. Market fiyatı 30 TL olan bir içeceği 180-260 TL arasında fiyata satıyorlar. Kokteyl denilen bir içeceğe 390 TL fiyat isteyen var. Limonata mı içeceksiniz? Bol buz bir adet nane yaprağı 100 TL. Tamam kardeşim her şey pahalı, zam üstüne zam geliyor ama işletmelerin yaptığı da fırsatçılık.Şikayetlerden sokakta yürüyemiyorum! İnsanlar kredi kartları ile yaptıkları ödemelerin fişlerini gösteriyorlar bana. Ben de gittiğim yerlerde aynı şeyi yaşıyorum. Bahane de hazır, "serbest piyasa, istemeyen gelmesin.”Yan yana mekanlarda bile farklı fiyatlar uygulanıyor. "Nasıl olsa geliyor insanlar,biz de bu işten yararlanalım.”mantığı işliyor. Çeşme ve Alaçatı’dan daha pahalı Sığacık. Mekanlarda loca denilen yerlere 50 bin TL fiyat isteyen var. Vergisiz kazanç bunlar.Vatandaş hiçbir kurumdan beklentisini karşılayamadığı için gazetecilere geliyor. Bari sesimizi siz duyurun, ailece denize,havuza gitmek lüks oldu diyerek haklı bir isyanda bulunuyorlar. El insaf yahu!Serbest piyasa olabilir ama 25 TL ye aldığın bir şeyi 200 TL ye satmak utanmazlıktır. İbiza mı sanıyorsunuz burayı?Asgari ücretin kaç para olduğunu herhalde biliyorsunuzdur.Ayrıca hepiniz içki masalarında ülkenin durumunu konuşup "ne olacak bu insanların hali,bu ülkede yaşanmaz”sohbetleri yapıyorsunuz. İnsaların nefes almalarını sağlayan sosyal hayatına en ufak katkı koymadan, benim keyfim yerinde onlar düşünsün mantığını da ahlaklı buluyorsunuz.Ben şikayeti olanların sıkıntılarını köşemde yazmakla mükellefim. Ayrıca yol gösterici de olmalıyım. Size verilen adisyonun ve ödemenin fotoğrafını çekip Alo 175 hattına ve Haksız Fiyat Artışı (HFA) mobil uygulaması üzerinden şikayetlerinizi iletin. Madem serbest piyasa,ne kadar serbest olduğunu görsünler,hiç değilse vergilerini ödesinler.