Suyunu, ağacını, ormanını, yaşadığın yerdeki huzurunu sömüren bu sistem her defasında maske değiştiriyor. Bazen iktidar partisi, bazen muhalefet partisi, bazen bir STK, bazen bir dernek maskesi takıp karşımıza çıkıyor.Suyunu içilemez, havanı solunamaz yapan, aklınla alay eden, 50 nüfuslu köyünden bile milyonlarca lira çalmayı başaran bu sistem, her şeyimizi sömürmeye devam ediyor.Bıyıkları tütünden sararmış, 60’lık ‘devrimci’ dayı nasihatleri, Atatürk düşmanı sarıklıların söylemleriyle kalıplara sıkıştırılan kitleler, ‘cumhuriyetçi vatanseverleri‘ yok etmek üzere.Genelden yerele, bu sömürge sistemini inşa edenler, toplumdan bu denli tepkisizlik görmeyi bekliyorlar mıydı?Sanmam!Maskesiyle; müteahhitleri, kamu görevlilerini, din adamlarını, meclis üyelerini, siyasileri, köylüyü, şehirliyi kolayca kandıran bu düzen, kendine Cumhuriyetçi diyen çoğunluğu da maalesef ayakta uyutuyor.Partizanlıktan kurtulamayan, A Partisi böyle iyi, B Partisi böyle kötü mavalları okuyanlar, gözleri önünde olup bitenleri reddetmesiyle alay konusu oluyorlar.Kuşak farkı da yerini siyasi okumalara bırakıyor.Ayan beyan ortada duran istismarları, 5 para etmeyecek partizanlıkları yüzünden reddedenler, bu yanlıştan dönmedikçe kaçınılmaz sondan kurtulmak imkansız.Siyasilerle müteahhitlerin kucak kucağa oturmasında sıkıntı göremeyenlerin, küçük saltanatları uğruna tüm insani değerlerin üzerinde tepinenlerin, yazdıklarımı anlamasını beklemiyorum elbette.Adını, ‘Daha Kötüsü Hangisi Seçimleri’ koyduğum yerel seçimlerde görüşmek üzere.Yankı odalarınızda mutluluklar dilerim.