Seferihisar’ın en kapsamlı fay hattı araştırmasında ilginç detaylar

Fırat Çağlar Özlü / AFAD’ın verilerine göre, saat 04:17’de 7.7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesi olan deprem, yerin 7 km altında gerçekleşti. Saat 13.24’te ise merkez üssü Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesi olan 7.6 büyüklüğünde bir deprem daha meydana geldi. AFAD’dan yapılan açıklamaya göre can kaybı 31 bin 643’e yükseldi

Ülkemizi sarsan iki büyük deprem felaketinin yaraları henüz sarılmadı. Birçok uzman görüşüne göre yıllarca sürecek bir dönemin başındayız. Öte yandan yaşanan felaketin boyutları gün yüzüne çıktıkça özellikle deprem bölgesinde yaşayan insanlar korku yaşamaya başladı.

2013 yılında Seferihisar’da yapılan en kapsamlı fay hattı araştırmasında ilginç detaylar yer aldı. Çalışmanın adı: İzmir ili, Seferihisar ilçesi, Turabiye, Hıdırlık, Camikebir, Çolakibrahim ve Tepecik Mahallelerini Kapsayan Alanlardan Geçen Seferihisar Fayının Yüzey Faylanması Tehlike Zonu Açısından Değerlendirilmesi.

1986-2009 yılları arasında Afet İşleri Genel Müdürlüğü, Deprem Araştırma Dairesi, 1994-1995 yılları arasında Deprem Müh. ve Sismoloji (Japonya, Building Researc Institute, DPC) 2009-2021 yılları arasında AFAD Deprem Dairesi’nde görev alan, Dr. Ramazan DEMİRTAŞ’a ait bilimsel çalışmada dikkat çeken ayrıntıları sizler için derledik.

Çalışmanın ilk sayfasında: “Sığacık – Seferihisar – Ulamış – Yelki – Güzelbahçe arasında uzanan Seferihisar fayının karadaki uzunluğu 23km olup, sualtı bölümüyle birlikte fayın toplam 30 km’lik bir
uzunluğa ulaştığı belirtilmektedir.” bilgisi yer alıyor.

Toplam 29 sayfadan oluşan çalışmada bir çok bilimsel terime yer verildiği için uzman kişiler haricinde pek anlaşılır bir makale olduğu söylenemez. Ancak son sayfada duymaya alışık olmadığımız bir bilgiye yer verilmiş.

Seferihisar fayı yüzeyde yıkıntıya sebep olmaz

Bilimsel çalışmaların ardından hazırlanan makalenin sonuç bölümünde şu ifadelere yer veriliyor: “Batı Anadolu Çöküntü alanında Seferihisar benzeri kısa uzunluktaki fayların, gerek fay geometrisi gerek deprem mekanizması ve gerekse kırılma süreci açısından ortalama M=5.5-6.0 büyüklükte deprem üretmesi ve bu kırıkların yüzeye gelinceye kadar çok sayıda kırıklar arasında dağılarak sönümlenmesi ve yüzeye çıkamaması gibi yukarıda ayrıntılı olarak açıklanan jeomorfolojik, jeolojik, jeofizik ve sismolojik bulgulardan elde edilen paleosismolojik veriler Seferihisar fayının yüzeyde Yüzey Faylanma Tehlike Zonu (Fay tampon bölge) oluşturacak nitelikte yüzey faylanması, fay sarplıkları ve yapıya yıkacak yüzeyde yer-değiştirmelere neden olamayacağını açıkça ortaya koymuştur. Bu veriler ışığında Seferihisar fayında geçmişte olmuş ve gelecekte olabilecek olası depremlerin yüzeyde yapıların yıkılmasına neden olabilecek yüzey faylanmaları oluşturamayacağı ve bu açıdan bu fay boyunca yerleşime uygunluk açısından Yüzey Faylanma Tehlike Zonu (Fay tampon bölge) oluşturmaya gerek bulunmamıştır.”

Makaleyi incelemek için; tıklayıp pdf dosyasını indirebilirsiniz.