05 Şubat 2025, Çarşamba Yeni Haber
Haber Girişi : 7.02.2009

Acemi Emlakçının Yapamayacağını Belediye Yaptı

ACEMİ EMLAKÇININ YAPAMAYACAĞINI SEFERİHİSAR BELEDİYESİ YAPTI

Geçtiğimiz aylarda Seferihisar Belediyesi Sığacık mahallesin de belediye’ye ait ve 1Nolu kentsel sit alanı içerisinde kalan bir dönüm civarındaki arsanın 70 metrekaresini müstakil arsaya dönüştürmeden Burç Restoranın işletmecisine 300 bin TL’ye sattı. Paranın 250 bin TL’sini de aldı. Ne gariptir ki söz konusu arsa 1 Nolu kentsel SİT alanı kapsamında kaldığı için SİT Kurulu 70 metrekare kısmı müstakil arsaya dönüştürme izni veremiyor, müstakil arsa izni alamayan belediye ise arsaya talip olan ve parasının tamamına yakın kısmını ödeyen kişiye arsanın tapusunu veremiyor.

Bir kamu kurumunun başındaki isim, bir gayrimenkulü satışa çıkarmazdan önce o taşınmazın ilgili kurumlardan olurunu alıp müstakil tapuya dönüştürerek satış yapması gerekmez miydi? Kamu kurumunu yöneten kişi 657 sayılı yasaya tabi değilmidir…

Peki, böyle bir satışı herhangi bir emlak pazarlama firması yöneticisi, diğer adıyla sade bir vatandaş yapsaydı sonucu ne olurdu?… Dilim döndüğünce anlatayım.

Bir. Vatandaş Cumhuriyet başsavcısına bir dilekçe verir ve derki "Bana 300 bin TL’ye arsa sattılar ve bunun 250 bin TL’sini ödedim. Bana 15 gün içerisinde tapusunu vereceğiz dediler ama aradan 3 ay geçtiği halde vermediler. Meğer arsa SİT alanı içerisindeymiş. Beni bu firma dolandırdı” der ve Cumhuriyet Savcılığı da acilen soruşturma başlatırdı.

İki. Herhangi bir emlak pazarlama firması böyle bir satış yaptığında ve bu konu İlçe halkı tarafından duyulduğunda ahali bu firma hakkında dutlar altı kahvelerinde veya evler de neler söylerdi?..

A. Adamın parasını almış tapusunu veremiyorlarmış… B. Sığacık kale içi SİT alanı olduğunu bile bile adama satıp parasını yemişler… C. Adamı dolandırmışlar.
D. O firma zaten hep böyle yapar. Bir yıldır Sığacık Akkum’da Orman Bakanlığının tapu iptal davası açtığı alanı bile satmak için ilanlar verip duruyor. Orasını da kimlere satarak kimi dolandırcekle bakalım…

Peki, usulsüzlüğü yapan Seferihisar Belediyesini, yani bir kamu kurumunu yöneten üstelik de 657 sayılı devlet memurları yasasına tabi kişi yönetiyorda ve bu yanlışlıkları bu kişi yapıyorsa…
(Yasal kısmını kanun uygulayıcılarımız bilir) İlçe ahalisi ne der…

Yaşayıp göreceğiz…

ÖĞRENMEK İSTEMİŞTİM

11 Mart 2005 tarihinde Seferihisar Belediye Meclisi’nden çok ilginç bir karar geçmişti…

1/25000’lik imar planında tarımsal niteliği korunacak alan ve askeri saha olarak gösterilen 600 dönümlük arazi, 1/5000’lik planlarda imar sahası olarak gösterilmişti…

İşin ilginç yanı bu 600 dönüm alanın yaklaşık 400 dönümünün sahibi Seferihisar Belediye Başkanı’nın babasına aitti.

Seferihisar Belediye Meclisi’nin kararına uyan Büyükşehir Belediye Meclisi de 17 Haziran 2005 tarihinde söz konusu alanı onaylamış İzmir Valiliği ise bu oldubittinin farkına vararak, 06 Temmuz 2005 tarihinde, “Söz konusu alan tarımsal niteliği korunacak ve stratejik askeri alan kapsamında” olduğu gerekçesiyle Büyükşehir Belediyesi’nin kararına itiraz etmiş. Konuyu İzmir 4. İdare Mahkemesi’ne taşıyarak itirazda bulunmuştu.

Valiliğin itirazı üzerine İzmir Büyükşehir Belediyesi, bir ay önce aldığı hükmün yanlış olduğuna kanaat getirmiş ve aldığı kararı iptal etmişti. İzmir 4. İdare Mahkemesi de 22 Aralık 2006 tarihinde, Büyükşehir Belediyesi tarafından kararın iptal edilmesi nedeniyle “Dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığı” yargısına varmıştı.

Konu ilk bakışta olağan bir yanlışlık ve hatadan dönülmesi gibi görülse de şu sorunun cevabı bugüne kadar alınamamıştı.

Bir: 1/25000’lik haritalarda tarımsal niteliği korunacak alan ve askeri saha” olarak gözüken arazi, 1/5000’lik haritalara nasıl oluyor da imarlı alan olarak paftalara işleniyor ve Seferihisar belediyesinde onanarak büyükşehir belediyesine gönderiliyordu…

İki: Büyükşehir Belediye başkanı Aziz Kocaoğlu, encümen üyeleri veya büyükşehir belediye meclisi üyeleri,”Vah vah!… 1/25000’lik haritalarda tarımsal niteliği korunacak alan ve askeri saha” olarak gözüken alanı Seferihisar belediye başkan ve meclisi yanlışlıkla 1/5000’lik haritalara imarlı alan olarak işlemiş, bizde buna uyarak yanlış kararlar almışız”. Kanaatine varırken, bunun bu güne kadar hukuki soruşturması yapılmak üzere ilgili mahkemelere niçin göndermemiş olmalarıydı…

Üç: Başta Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu olmak üzere, bu karara önce onay veren sonradan da iptal kararı alan tüm Büyükşehir Belediye Meclisi üyelerinin yasal sorumluluğu bulunması gerekmez miydi?…

Bu soruların cevabını sizler gibi ben de çok merak ediyorum.

Yorum