15 Ocak 2025, Çarşamba Yeni Haber
Haber Girişi : 30.08.2024

Faizleri düşürmek için neyi bekliyoruz?

Yüksek enflasyonla mücadele etmek için Merkez Bankası, faiz oranlarını yüzde 50 seviyesinde tutmaya devam ediyor.

Yüksek enflasyonla mücadele etmek için Merkez Bankası, faiz oranlarını yüzde 50 seviyesinde tutmaya devam ediyor. Ayrıca dün açıklanana kararlarla bu sıkılaşmanın bir süre daha devam edebileceği yönünde sinyaller de piyasaya verildi. Bu denli sıkı bir politikanın ilk amacı, piyasadan likiditenin çekilmesi, Türk Lirasına yönelik güvenin sağlanması ve yatırımların TL cinsinden yapılarak, dövize olan talebin önlenmesi olarak sıralanabilir.

Ancak bu eenli yüksek faiz, finansal istikrarı bir dereceye kadar sağlarken, reel sektörde, imalatta ve genel olarak üretimde bazı sıkıntılar ortaya çıkarıyor. İmalat sanayi kapasite kullanım oranları düşüş içinde. Bunun anlamı üretim yavaşlıyor ve firmalar giderek daha çok stoklardan piyasaya tedarik yapıyor. Üretim seviyesindeki azalma ise işsizlik sorununu tetikliyor. Firmaların satın alma endekslerindeki düşüşler de bu iddiyı destekliyor. Yani esas olarak bu tür bir sıkılaştırma, piyasada daha az para dönmesini beraberinde getiriyor. Konkardato ve iflaslarda son dönemdeki artışlar da kaçınılmaz olarak bu sürecin meyveleri olarak karşımıza çıkıyor.

Yüksek faiz ile birlikte sermaye sahiplerinin, büyük şirketlerin, yatırımlardan uzaklaşıp, paradan para kazanma güdülerinde de artış oluyor. Bu piyasadan çekilen para peki nereye gidiyor? En önemli çıkış kapası, kamunun bütçe açıklarını finanse edebilmek için hükümet harcamalarına gittiği görülüyor. Yani toplum olarak, yüksek faizle açıklarımızı kapatırken, borç yükümüz sürekli artıyor. Sorunun çözüm anahtarı da burada yatıyor. Kamu disiplini ve kamuda tasarruf olmadan, bu yüksek faiz ortamından kurtulmamız zor görünüyor. Yüksek vergiler hepimizin canını sıkıyor. Harcamalarda tasarrufla birlikte bu yüksek faiz ve yüksek vergi sarmalından kurtulmamız gerekiyor. Pek çok alanda eleştirsek de, bize çok benzeyen bir ülke olan Arjantin’de, Javier Milei göreve geldiğinden beri enflasyonun düşüşe geçtiği görülüyor. Üstelik bunu düşük faizlerle yapıyor. Ancak bütçede tasarruftan ödün vermiyor.

Bütçe harcamalarında açıkların bir diğer etkisi de, bu açıkların kapanması için verimli alanlara gidebilecek yatırımların, finansal sektörde parasal boşlukların giderilmesine yönelik oluyor. Özel yatırımlardaki düşüşle birlikte üretim ve arz konusundakı sıkıntılar, enflasyonu daha da artırabiliyor. Sonuç olarak uygulanan tedavi eksik veya yarım olunca sorunu çözmek yerine daha da büyütmek gibi bir durumla karşılaşmak mümkün oluyor.

Yorum

Diğer Yazarlar

Prof. Dr. Mehmet KARAÇUKA
Seksen bir buçuk
Prof. Dr. Mehmet KARAÇUKA
Muammer TOPRAKÇI
AFFAN DEDE
Muammer TOPRAKÇI
Fırat Çağlar ÖZLÜ
Kubilay
Fırat Çağlar ÖZLÜ
Doç. Dr. Aksel ÇELİK
Beyin Çürümesi "Brain Rot” Nedir?
Doç. Dr. Aksel ÇELİK
İnanç KARABULUT
Veda
İnanç KARABULUT