Çarşının tam merkezinde koca çınar ağacının kavuğunda sigara kibrit ve açık sigara paketinden tek sigara satan Arap Dede gelir aklıma…O çınarımız yağmur yağdığında alırdı bizleri kanatlarının altına…Bazıları "Ulu Çınar” derdi ona…Ulu çınar ağacı ve on metrekareden büyük kavuğu…Bayram günlerinde kavuğunun içerisinde tekelci Arap dede ve etrafında simitçi Mümin amca Macuncu Cemal Amca Şamtatlıcı Şaban ve Erol(Ulus) Amca İzmir’den sadece bayram günleri gelen baloncu amcalar…Şamtatlıcı Erol amca bir bu kadar daha yaşasın… Çocukluğumdaki duyduğumuz "Şamtatlıııı” sesi hala değişmeyen ses… Bir de o maharetli elleriyle yaptığı şamtatlısını nasıl yaptığını, içerisine hangi malzemeden ne kadar koyduğunu bizlere bir öğretse…Buradan (Bursa’dan) selam olsun Erol Amca’ya. Seferihisar’da yetişen her çocukta hakkı vardır Erol Amca’nın…İşte o dev, ulu çınarımızı Seferihisar büyüyor, çarşı trafiğine engel oluyor diye acımadan kestiler bir pazar günü…Hem de acımadan, feryatlarına kulak vermeden kestiler ulu çınarımızı…Bayramlar…Bayramlar, küskünlüğün, dargınlığın geride bırakılacağı barış günüdür, güzel günlerdir bayramlar. Aile sohbetlerinde; anılar, hatıralar ve maziye gömdüğümüz gelenek ve görenekler akla gelir bayramlarda.Tebrik kartları yerini cep telefonuyla çekilen mesajlara bıraktı. Cep telefonları, benzer teknolojiler birçok değerlerimizi alıp götürdü bizden. Eski bayramlarda kişiye özel kart seçer ve güzel cümlelerle süslerdik.Ya şimdi;İnsanlar birbirlerinin yüzünü görmeden, sesini duymadan teknoloji ile gönderilen mesajlar ile hep arayacağız eski bayramları…İşte her bayram gibi bu bayramda da tüm kırgınlıkları, üzüntüleri geride bırakalım ve bayramdan sonra sevgiye, barışa doğru yeni ve ilk adımları atalım.Bu bayramda da Seferihisar’dan kilometrelerce uzaklardayım ve dostlarımın elini sıkamayacak yanaklarını öpemeyeceğim.Okurlarım başta olmak üzere tüm dostlarımın bayramını içtenlikle kutluyorum…