Seferihisar’a tepeden baktığınızda 4 yeni binanın konut ve işyerlerine göre daha haşmetli olduğu fark edilir. Bu heybetli binaların ikisi Dokuz Eylül Ünüversitesine bağlı yüksekokul. Diğeri tam donanımlı sekiz yıllık ilköğretim okuludur. Bir diğeri ise sadece Seferihisar’a değil, Doğanbey, Ürkmez, Gümüldür, Selçuk, Kuşadası, hatta İzmir’den bile her gün 500’ün üzerinde hastanın geldiği Necat Hepkon Devlet Hastanesi’dir. İlçeyi yukarıdan kucaklamış gibi hizmet veren bu hastahaneyi ilçemize kazandıran kişi ise hayırseveriş adamı Necet Hepkon’dur. Bu hayırsever işadamımızın Seferihisar’a yaptığı katkı ve destek sadece bunlarla sınırlı değil tabi ki… Okullara bağışladığı bilgisayarlar, sayısını ve miktarını gizli tutarak öğrencilerimeze sağladığı burslar var… Kısacası Necat Hepkon, Seferihisar’ın babası, Seferihisar’ın gönüllü Sağlık ve Milli Eğitim Bakanı… İşte bu değerli işadamamız İstanbul’da çok kıybetli iki gününü gazeteci Mustafa Teker ile birlikte Seferihisar’ı konuşmaya ayırdı. Kendisiyle ilk kez aynı masada sohbet etme imkanı bulabildiğimiz işadamımız ile neler konuşmadık ki?.. Seferihisar’da geçirdiği çocukluk yıllarından İstanbul’a geldiği ilk yıllardaki yaşam maceralarına, Seferihisar siyasetinden ilçeye yaptığı eserlerine kadar her konuda derinlemesine söyleşi yaptık. Konuştuklarımız ve işadamımızın Seferihisar ile ilgili mesajları gazetemiz sayfalarında hep yerini alacaktır, ancak bu yazımda sadece İstanbul’da gördüğümüz ve iki günümüzün geçtiği işadamımız ve kurmay ekibinin konukseverliklerinden söz edeceğim. Hava alanına gittiğimizde aracıyla bizi karşılayan İbrahim Akın oldu. Daha sonra öğrendiğime göre İbrahim Akın, hem işadamımızın kurmay ekibinde yer alıyor, hem de Seferihisar sorumlusu… Diğer deyimle Seferihisar Masası şefi… Seferihisar’ın tüm sorunları İbrahim Bey’e bildiriliyor. İbrahim Bey de konunun önemine göre sorunu işadamımıza aktarıyor. Bize ayrılan konuk evinde istiraatımızı yaptıktan sonra Büyükçekmece’ye gitmek üzere yola çıktığımızda Ahmet Bey’in yanında oturmuş, adının Ceri, mesleğinin ise müzisyenlik ve proje danışmanlığı olduğunu öğrendiğimiz sevecen, güler yüzlü ve hayli neşeli bir bey, bize yol güzergahı üzerindeki yerlmeri anlatıyor, bir anlamda bize rehberlik ediyordu. Büyükçekmece’de deniz kenarındaki masada yerimizi aldığımızda aradan 10 dakika geçmemişti ki İbrahim Bey ile Ceri Bey "Necat Bey geliyor” dediler. Uzaktan baktığımda, ince uzun boylu ve gayet sportmen birinin denize girmekte olan vatandaşların arasında bize doğru ilerlediğini gördüm. Büyükçekmece’de çok sayıda vatandaş ve İçişleri eski Bakanı İsmet Sezgin’in masamıza gelip, samimi şekilde "Nasılsın Necat” deyip işadamımızın hatırını sormaları sohbetimize ayrı renk kattı. BEYLİKDÜZÜ’NE HASTANE SÖZÜ Akşamın geç saatlerinde Necat Bey’in kendisine ait olan ve aylardır uğramadığı Yeşil Flamingo Sitesi’nin Havuzbaşı Aile Çay Bahçesi’nde Beylikdüzü Belediye Başkanı Vehbi Orakçı, bir aile dostunun yaş gününü kutlayabilmek için Necat Bey’in kurmaylarından izin almış ve geç saatlerde Necat Bey’i kurmayları aracılığı ile bu kutlamaya davet ediyordu. Israrı kıramayan işadamımıın bu törene katılma kararı üzerine Yeşil Flamingo Sitesi’ne gittik. Belediye Başkanı Orakçı mikrofonun sesini sonuna kadar açmış ve yoğun alkışlar arasında "Fakir babası hayırsever işadamımız Necat Hepkon aramızda. Bizleri kırmayıp aramıza katıldığı için kendisine minnettarız” sözlerinin ardından Necat Bey’i sahneye yanına aldı. Necat Hepkon, mikrofonun bulunduğu yere gitmeden önce kulağıma eğildi ve "Karabulut, bu başkan galiba benden hastane sözü alacak” dedi. Az sonra Başkan dilinin altındaki baklayı çıkardı, "Sayın hayırsever işadamımızın tüm hayırseverliğini memleketi olan İzmir’in Seferihisar ilçesine yaptığını biliyoruz. Ancak Beylikdüzümüze de bir hastaneyi çok görmeyeceğine inanıyoruz” dedi. Necat Hepkon da sahnede "Yapalım” sözünü aldı ve akşam geç saatlerde hep birlikte hastane yapılacak arsaya gittik. O akşam, bir Necat Hepkon Devlet Hastanesi’nin de Beylikdüzü’ne yapılması kararı alındı.Seferihisar Devlet Hastahanesi’nde günde beş yüzün üzerinde hasta şifa buluyor ve Necat Hepkon’un duvarda asılı fotoğrafını gören pekçok vatandaş, hergün bu hayırseverimize dua ediyor. Hepkon, her gün ve yüzlerce vatandaştan dua alacak bir hastaneyi de şimdi İstanbul Beylikdüzü’ne yapacak. İstanbul gezimizin ikinci akşamı Kumkapı ve Hepkon Finans Faktoring’de yaptığımız röportaj ve işadamımızın Seferihisar’a gönderdiği mesajları önümüzdeki sayılarda vermeye devam edeceğiz…