Ne zaman Seferihisar’ın köy yollarından geçsem, İzmir İl Genel Meclisi Başkanı CHP’li Serdar Değirmenci’nin geçtiğimiz yıl Beyler köyündeki açıklamaları aklıma gelir.Değirmenci, Beyler köyünü ziyareti sırasında, kendisine yollardan şikayet edilince, "Kiraz’dan Bergama’ya kadar tüm köy yollarına biz bakıyoruz. Ama paramız yok, imkanlarımız kısıtlı…” türünden sözler sarf etmişti."Elimizden bu kadar geliyor” anlamındaki bu sözler köylüleri bir hayli üzdü. Beylerliler, Değirmenci’nin ardından, "Madem paranız yok. Madem hizmet üretemiyorsunuz. O halde ne diye o makamları işgal ediyorsunuz. Boşaltın koltuklarınızı, kaynak yaratabilecek, iş yapabilecek kişiler göreve gelsin” diye mırıldanmışlardı. Olay mırıldanmakla kalmadı, 12 Haziran seçiminde CHP’nin bu köyde yüzde 50’nin üzerinde oy kaybıyla sonuçlandı.CHP diğer köylerde de önemli ölçüde oy kaybetti. Neyse ki Seferihisar Belediyesi, Özel İdare’nin yapmadığı yollar için Büyükşehir Belediyesi’nden asflat temin etti de Orhanlı ve Kavakdere yollarını yeniledi, kısmen de olsa kaybı telafi etti.Bu arada yollar konusunda ‘imkanlarımız kısıtlı’ diyen Serdar Değirmenci başkanlığındaki İzmir İl Genel Meclisi, köylere çöp konteynerleri dağıttı. Ama Kiraz’ın öyle yerleri var ki araçlar, konteynerlerdeki çöpleri almak için o köylere gidemiyor. Duyumlarımıza göre konteynerler bazı köylerde bu yüzden tahıl, saman deposu olarak kullanıyormuş. Hatta bazı köylüler konteynerlerin önünü çıtalarla kapatıp kümes bile yapmış.İşte ben köy yollarından geçerken CHP yönetiminin bu beceriksizliğine kafayı takar, sonra da Türkiye’nin şike depremi ile sarsıldığını hatırlayıp, "Büyükşehir Belediyesi inadım inat diye şehiriçi ulaşımında vatandaşa kabir azabı çektirmeyi sürdürüyor. İl Genel Meclisi, yollar konusunda kılını kıpırdatmıyor. İZSU, Buca İşçievleri ve Kahramanlar semtlerinde günlerce boşa akan sularla ilgilenmiyor. Hayrat çeşmelerini mühürlüyor. ESHOT, Büyükşehir ve İZSU’ya sızmış kişiler, acaba CHP’nin oy kaybetmesi için bunları bilinçli olarak mı yapıyor” diye düşünürüm…Ürkmez’in akıllıları bir başkadır:Geçtiğimiz haftalarda Ürkmez sahilinde bulunan ‘Renkli Büfe’nin önündeki şemsiyeler, standartlara uymadığı ve görüntüyü bozduğu gerekçesiyle belediye ekiplerinin müdahalesi ile karşılaştı. İşletmeciden şemsiyeleri standart hale getirmesi istendi.Bunu duyan akıllı bir mühendis, hemen işleticinin yanına gitti ve eline bir kağıt tutuşturdu. Beyaz kağıtta, ‘Biz şemsiyemize dokundurtmayız’ , ‘Sahil hepimizin hakkı’ türünden sözler yazıyordu. Mühendis, imza kampanyası başlatılarak bunların gelip geçenlere imzalatılmasını istedi.Renkli Büfe’nin işletmecisi de kağıtları rastgele kişilere imzalattı. Ardından hepsini belediyeye ulaştıracağını söyleyen mimara verdi.Konunun kaynağını araştırmak için biz de Renkli Büfe’nin sahibini bulup sorduk:– Şemsiyeler sizin miydi?– Evet bizimdi…– Eski şemsiyeleri kaldırıp yeni ve daha uygun olanlarını koymuşsunuz. Bunlar daha güzel değil mi?– Ama halk o şemsiyeleri daha çok istiyordu… Ayrıca bana o kağıtları bizim mühendis vermişti. Ben de vatandaşlara imzalatıp ona teslim ettim.– İyi de arkadaş! O mühendisin deniz kenarında işletmesi var mı? Neden böyle bir girişimde bulundu bu arkadaş?– Ürkmez’in akıllısı olduğu için…İşte böyle. Bizim Ürkmez’in akıllıları bir başkadır….