17 Aralık 2024, Salı Yeni Haber
Haber Girişi : 15.09.2009

Cin Olmadan Şeytan Çarpmak

Geçtiğimiz yazılarımda CHP yönetim kurulunda görevli arkadaşların kamu kurumunda çalışması etik değil demiştim..

O yazımda ne bir ismi ne siyasi parti kuruluşunu ne de bir kamu kurumunu eleştirmiştim.

Bir belediye başkanı seçildiğinde "Bu günden itibaren parti rozetini çıkarıyorum, bundan böyle bana oy veren veya vermeyenlere eşit şartlarda hizmet vereceğim” der. Parti yönetiminde görevli arkadaşların belediyede, yani bir kamu kurumunda çalışması ne kadar etik olur demiştim…

Bir belediye başkanı bu kullandığı cümlelere tamı tamına uyar uymaz, ancak ne olursa olsun parti rozetini bir kenara koyduğunu söyler mi? Söyler…

Ben de bir kamu kurumunda çalışan insanlar parti gözetmez, hele hele parti yönetim kurulu üyesi olursa buna sadece "Yuh” denir demiştim..

Bu yazılarıma alınan arkadaş, CHP ilçe yönetiminde görevliydi… Aynı zamanda CHP gençlik kollarından sorumluymuş…

Bu bayan arkadaş ne yapıyor anlatayım…

Bir gazeteci arkadaşımızı arıyor ve diyor ki "Karabulut’u bitirme operasyonu başlattık. Vereceğim haber sadece senin sitende yayınlanacak…” Vallahi bu cümleyi duyduğumda sekiz kişilik bir dost meclisindeydim, hepimiz güldük…

Arkasında CHP gençliği varya!! Sanki CHP’nin askeri gücü…

(……..)

Vay behh!!.. Neymiş bu Berfin hanım behh!!…

Bak Berfin hanım sen benim kızım yaşındasın, ayrıca cin olmadan şeytan çarpmaya kalkma iyimi! Bu sana bir büyük nasihatı…

Ben birazcık kendimi anlatayım sana…

Emlak komisyonculuğu yapan insanlar ki ben bir zamanlar bu işi yapan Seferihisar’da tek kişiydim. Diğer emlak işi ile uğraşanlar arsalar, daireler sahibi oldu ben kazandığım milyonlarca parayı gazetecelik uğruna, fakirin fukaranın hakkını savunmak uğruna bu gazetecilikte harcadım…

Şu an altımda bir araba var banka kredili… Oğlum İnanc’a bir ev aldım banka kredili…

Gazetenin, gazeteciliğin okulunu bir alaylı olarak en az beş kez bitirdim…

Berfin hanım CHP yönetim kurulu, aynı zamanda partinin gençliğinden sorumlu arkadaşım…

Sen git Karabulut’u İzmir’de ne kadar basın yayın kuruluşu var ise hepsinin genel yayın yönetmene beni sor, yetmedi editöründen muhabirine kadar bir soruver beni iyimi!!

Sen gazetecinin ne olduğunu bilseydin Doğanbey’de düzenlenen "Biz yandık siz yanmayın” isimli kampanyada iki masada oturan gazetecilere "masanın birisini boşaltın” demezdin…

Haydi yarın git İzmir’e elinde fotoğraf makinesi veya kalem defteri olan bir tek gazeteci getir bakayım Seferihisar’a getirebilecekmisiniz!!

Sen ve siz gibiler gazetecinin ne olduğunu bilseniz belediye haberlerinde gazetecilere belediye aracı tahsis edersiniz…

Gidin Çeşme belediyesine bir gazeteci olarak hemen şoförüyle bir araç tahsis ederler kendi aracınızı da başkanın özel garajına alırlar…

Siz masada oturan gazetecileri kaldırmaya teşebbüs edersiniz…

Arkana almışsınız Tunç Soyer gibi İzmir basınında tanınan bir ismi, onun ismini kullanarak hava atmana veya "Karabulut’u bitirme operasyonu” gibi konulara girmeye hiç gayret gösterme iyimi…?

Yazık, yazık…

İşte Seferihisar CHP yönetiminde benzer düşüncede başka arkadaşlar olup olmadığını bilmiyorum ama gerçekten çok merak ediyorum…

Burada iki cümlede İlçe Başkanı İsmail Yetişkin’e yazmak istiyorum.

Ben bu olanlardan Berfin hanımı değil sizin şahsınızı sorumlu tutarım ve bu konuda acilen basın açıklaması yapmanız gerektiği inancındayım…

Belediye Meclisi Üyesi Sevcan Bilim’in CHP’den istifa edip etmediği veya istifası kabul edilip edilmediği konularında şahsımla paylaştığınız haberi kamuoyuna açıklama yapma zamanı geldi geçiyor sanırım…

Ayrıca: Ben Berfin hanımdan değil Cumhuriyet Halk Partisinin İlçe Başkanı İsmail Yetişkin’den öğrenmek isterim "Karabulut’u bitirme operasyonu”nun perde arkasını…

Son sözüm: Bu gibi girişimlerde bulunan genç arkadaşlarımıza "Cin olmadan şeytan çarpmaya yeltenenler” denmez de ne denir???

Yorum