15 Ocak 2025, Çarşamba Yeni Haber
Haber Girişi : 14.08.2024

Dijitalleşme ve Sosyal Sermaye

1990'larda sosyal sermaye teorisi ortaya atıldığında, toplumdaki olumlu sosyal tutumların, güvenin ve ağların yüz yüze etkileşimlerle, karşılıklı yardımlaşma ve kolektif kimlik anlayışıyla gelişebileceği düşünülüyordu.

1990’larda sosyal sermaye teorisi ortaya atıldığında, toplumdaki olumlu sosyal tutumların, güvenin ve ağların yüz yüze etkileşimlerle, karşılıklı yardımlaşma ve kolektif kimlik anlayışıyla gelişebileceği düşünülüyordu. Ancak, Bilgi ve İletişim Teknolojilerinin (BİT) ve internetin yaygınlaşmasıyla birlikte, çevrimiçi dünyada yeni sosyal etkileşim biçimleri ortaya çıktı. Bu dönüşüm, özellikle de çevrimiçi ağlar üzerinden, sosyal bağlar kavramına dair yeni bakış açıları getirdi. Sosyal sermaye, toplum içindeki etkileşimlerin, bireyler ve gruplar arasında kurulan ilişkilerin topluma sağladığı faydaları ifade eden karmaşık bir kavramdır. Süreklilik gösteren bir ağın parçası olmanın sağladığı imkanlar ve bu ağ içinde yer alan kişilerin birbirini tanıması ve tanıması ile ilişkilidir. Ayrıca, sosyal sermaye, sosyal organizasyon unsurları olan ağlar, normlar ve toplumsal güven gibi öğelerle, insanların işbirliği yapmasını ve ortak fayda için koordinasyon sağlamasını kolaylaştırmaktadır.

Sosyal sermaye ve dijitalleşme arasındaki ilişkiye dair araştırmalar karmaşık sonuçlar ortaya koyuyor. İnternetin sosyal bağları dönüştürebileceği, yeni sosyalizasyon biçimleri ve topluluk inşa etme yolları sunduğu öne sürülüyor. İnternet, mevcut sosyal bağları koruyarak ve yeni bağlar kurma yolları sağlayarak sosyal bağları destekleyebilir. Ancak, daha karamsar bir bakış açısı da mevcut: İnternet, sosyal izolasyon, bağımlılık, topluluk kimliğinin kaybı ve sosyal bağlantıların zayıflaması gibi olumsuz sonuçlar doğurabilir.

Son dönemde yapılan araştırmalar, internet kullanımı ile sosyal bağlar arasında genellikle olumlu bir ilişki olduğunu vurguluyor. Dijital teknolojiler sayesinde, insanlar fiziksel mesafe veya yakınlıktan bağımsız olarak sosyal bağlar kurabilir, bu da kullanıcıların sosyal yaşamlarını zenginleştirebilir. Ancak, bazı çalışmalar, sosyal bağlar ile internet kullanımı arasında olumsuz bir ilişki olduğunu ve dijital teknolojilerin, önce televizyonun ardından internetin yaygınlaşmasıyla sosyal bağların erozyona uğradığını öne sürüyor.

Dijitalleşmenin sosyal bağları nasıl etkileyebileceğine dair üç ana mekanizma bulunuyor. Birincisi, özellikle genç nesiller arasında, internet tabanlı etkinliklere daha fazla zaman harcanması, diğer sosyal aktiviteler için ayrılan zamanın azalmasına neden olabilir ve bu durum sosyal bağları azaltabilir. İkincisi, internete dayalı bilgi kaynakları arasında yapılan tercihler, etkileşimleri sınırlı ama seçici hale getirebilir. Üçüncüsü ise, internet genellikle bilgi almak yerine eğlence amaçlı kullanıldığında, sosyal bağların bazı önemli boyutlarına, özellikle sivil katılıma, katkı sağlamayabilir.

İnternet kullanımı ile sosyal bağlar arasındaki ilişki, “dijital uçurum” sorununu da gündeme getiriyor. Dijital uçurum, internet erişimi olanlar ile olmayanlar arasındaki farkı ifade etmekle kalmıyor, aynı zamanda internet kullanımından elde edilen deneyimlerdeki ve faydalardaki eşitsizlikleri de yansıtıyor. Dijitalleşme, çevrimiçi sosyal kaynaklardan yararlananlar ile yararlanmayanlar arasında bir bölünme yaratmış durumda. Ayrıca, çevrimdışı dünyadaki eşitsizlikler de dijital teknolojilerden nasıl fayda sağlandığını etkileyebilir.

Sonuç olarak, sosyal bağlar çok boyutlu bir kavramdır ve dijitalleşme, toplum üzerindeki etkileri açısından iki ucu keskin bir kılıç gibi düşünülebilir. İnternetin sosyal bağları erozyona mı uğrattığı yoksa zenginleştirdiği sorusuna net bir cevap vermek zor, çünkü bu etki, nasıl ölçüldüğüne bağlı olarak farklılık gösterebilir.

Yorum

Diğer Yazarlar

Prof. Dr. Mehmet KARAÇUKA
Enflasyonla Mücadelede Mikro Politikalar
Prof. Dr. Mehmet KARAÇUKA
Muammer TOPRAKÇI
AFFAN DEDE
Muammer TOPRAKÇI
Fırat Çağlar ÖZLÜ
Kubilay
Fırat Çağlar ÖZLÜ
Doç. Dr. Aksel ÇELİK
Beyin Çürümesi "Brain Rot” Nedir?
Doç. Dr. Aksel ÇELİK
İnanç KARABULUT
Veda
İnanç KARABULUT