22 Aralık 2024, Pazar Yeni Haber
Haber Girişi : 23.10.2020

"Seferihisar’dan gökyüzündeki Tilkicik’e mektup”

Sevgili Bay Tilkicik!

Seferihisar’ın Sığacık mahallesini de kapsayan Akarca ve Doğanbey bölgelerindeki imar planları 15 yıla yakın zamandır bir türlü sonuçlandırılıp yatırımcıların önü açılmıyor. Bu işin arkasında ne veya neler var siz biliyorsunuzdur.

Siz gökyüzünde, ben Seferihisar ve çevresinde tilkicilik yapmaya çalışıyorum ama ben sadece tahminler ediyorum, kesin kanıtlar bulamadım ama bulmam yakındır.

Sevgili Tilkicik!

Tunç Soyer Seferihisar’da on yıl belediye başkanlığı yaparken Aziz Kocaoğlu da İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin başkanlığını yapıyordu. Gerilerde kalan söz konusu on yıl içerisinde gündeme taşıdığım bölgelerin imar planları bir türlü sonuçlandırılamadı. O yıllarda biz planları hep Aziz Kocaoğlu’nun engellediğine inanıyorduk! Veya inandırılıyorduk. Ancak Kocaoğlu’nun makamına Tunç Soyer geçeli 1,5 yılı geçmesine rağmen değişen hiçbir şey olmadığı gibi imar planlarında da bir arpa boyu ilerleme sağlanamadığını görüyoruz.

Sığacık ve Akarca bölgelerinin imar planlarını yapan zatı muhtereme Allah’ın ‘Yürü kulum’ dediğini duyuyor ve servetine servet kattığını duyuyoruz. Kısacası planların her ay veya yıl gecikmesinden dolayı Allah’ın o kulunun yanında olduğu duyumlarım arasında….

Ya Doğanbey?…

Sevgili Tilkicik dostum, sen gökyüzünün tilkicikisin, olanları bizden daha iyi gördüğünü çok iyi biliyorum. Örnek: Doğanbey planları Ankaralı bir firmaya ihale edilir edilmez, bölgedeki akıllı ve bol paralı iş adamlarının bir kısmı Tunç Soyer ve yakınındaki makamların halılarını eskitirken bir kısmı da Soyer’in konuyla ilgili bürokratlarına adeta gözaltı uyguluyordu. Bazı iş adamlarımız da planlamayı yapan Ankaralı firmanın ofisindeki halıları eskitiyordu.
Yıllar yılları, aylar ayları kovalarken hani denir ya, "Sakallar kesilince ak mı kara mı önüne düşer” diye… Aslında her iki bölgenin imar planları ve Doğanbey’deki 18. madde çalışmaları tamamlanmıştı ama arazi sahipleri onlarca koldan itirazlarını yaptılar ve bizim imar planları yine bir başka bahara kaldı.

Peki, hakkaniyetle ve adaletli bir şekilde yapılan imar planlarına karşı 18. madde mağduru oldukları iddiasında olan vatandaşlar niçin itiraz dilekçelerini sıralıyorlar? Bu işleri yapan şehir plancıları niçin haksız dağıtım yaparak itirazların önünü açıyorlar?

İşte konunun püf noktası da buralarda gizli! Gökyüzündeki Tilkicik amcamdan öğrenmek isteyeceğim konular da buralarda saklı. Sayın Tilkicik, ben yeryüzündeki tilkicik olarak bu işin içinden çıkamadığım için seni taa gökyüzünde rahatsız etmek zorunda kaldım.
Mektubumu alır almaz, beni bilgilendirir misiniz? Yeryüzünden sevgilerimle bay Tilkicik kardeş…

 

SEFERİHİSAR İÇİN BİR MASA ÖNERİSİ

Geçtiğimiz haftalarda Tunç Soyer’i ziyaretimde konuyu anlatıp, "Başkan, Seferihisar imar planları yılan hikayesine döndü! Konulara siz vakıfsınız, büyükşehirde Seferihisar için bir masa görevlendirin, evraklar tek elden gelip gitsin ve sorunlar acilen çözülsün” önerisinde bulundum. Tunç Soyer alışagelmiş şekliyle defterine not etti ama o günden bugüne yine TIK yok!

Nedir bu konunun perde arkası? Aziz Kocaoğlu’na bahane buluyorduk, şimdi ne oluyor? Ayrıca büyükşehir ile SİT kurulunun arasındaki mesafe 400 metre.
Yoksa gecikmenin bilmediğimiz nedenleri mi var? İtiraf edeyim bunca yıllık gazeteciyim, konuyu anlamakta hakikaten güçlük çekiyorum.

Yorum