Bu yazıyı yazmak ve HUS Bağevi’ni siz sevgili okurlara tanıtmak artık bir borç oldu çünkü her ziyaretimde yüksek kalite, samimi ve saygılı hizmet, tadı damağımda kalan lezzetler buluyorum. Böylesine özel yerler, sadece bölgemizde değil, ülke genelinde oldukça nadir ve Seferihisarlılar olarak bu lezzetlere 15-20 kilometre mesafede olduğumuz için gerçekten şanslıyız.Urla Bağ Yolu üzerinde yer alan bu mekan, 2018 yılında Juan Pablo Diaz Leon ve Ceylan Ertörer Diaz Leon tarafından kurulmuş bir aile işletmesi. Ceylan Hanım’ın babaannesi 1923’te mübadele ile Girit’ten Urla’ya göç etmiş ve aile, Urla-Hebiller mevkiindeki topraklarda çiftçilik yaparak geçimini sağlamış. Aileden çiftçi ve toprağa bağlı olan annesi ve babası, 1996 yılında bu araziye bağ dikmiş. Ailenin 3. nesil Urlalısı olan Ceylan ise endüstri mühendisliği okuyup İstanbul’da danışman olarak çalışmış. Şarapçılık hayalinde yokken, 2012 yılında kısa süreli bir eğitim için gittiği Montreal’de Juan ile tanışıyor ve bir süre sonra Juan, Ceylan’ın peşinden Türkiye’ye geliyor. Bir şarap ülkesi olan Şili’den gelen Juan’ın ailesi de bağcılıkla uğraşıyor, ancak ne Juan’ın ne de Ceylan’ın bağcılık hayali var. Aradan iki yıl geçiyor ve çift evleniyor. Bir gün Ceylan Hanım, Juan’ı Canan Hanım’ın diktiği bağların olduğu araziye getiriyor ve Juan bir hazine bulduğunu fark ediyor; böylece bağcılık serüvenine başlıyorlar.Juan, henüz 34 yaşında genç yaşta bu dünyaya veda ederken arkasında sağlam kökleri olan geleneksel bir şarap evi bırakıyor. Bugün halen bağdaki çalışmalardan sofralara ulaşan şarapların yapımına kadar tüm süreçlerde aile rol alıyorlar.Şarap üretiminde çevre dostu ve geleneksel bağcılık tekniklerini modern şarapçılıkla birleştiriyorlar. Kesinlikle kimyasal kullanmayan bu yaklaşım, şaraplarda özgün aromalar ve bölgeye özgü tatlar sunuyor. Tadım etkinlikleri, bağ gezileri ve şarap yapımı hakkında bilgiler sunarak şarap meraklılarına da kapılarını açıyor ve hem yerel hem de uluslararası ziyaretçilerden yoğun ilgi görüyor.HUS’un restoranı ise mükemmel lezzetler sunuyor. HUS mutfağı, yarımadadaki yerel ve mevsimsel ürünlerle, doğanın dönemsel döngüsünü takip eden yenilikçi tarifler yaratıyor. HUS şarapları ile eşleşen özenli, özgün ve dinamik menüler sunuluyor. Fine-dining deneyimi sunan bu restoran, çevredeki diğer restoranlara kıyasla bütçeye de daha uygun. Akşam altıdan sonra hizmete başlayan restoranda tamamen organik malzemelerle yemekler yapılıyor.Bu bağ evinde benim kişisel favorim, 2022 Kara Sulu şarabı. Seferihisar Beyler Köyü’ndeki bağlardan temin edilen Kara Sulu üzümü, tamamen doğal yöntemlerle Fransız meşe fıçılarda fermente edilerek sunuluyor. Kara Sulu üzümü ismini, tanelerinin sıkıldığında koyu kırmızıya, hatta neredeyse siyaha yakın bir renk veren suyundan alıyor. Taze tüketim için olduğu kadar şarap, pekmez ve üzüm suyu yapımında da yaygın olarak kullanılıyor. Ayrıca, antioksidanlar, vitaminler ve mineraller açısından zengin olduğu için sağlık açısından da faydalı. Özellikle kalp sağlığına olumlu etkisiyle bilinen resveratrol bakımından da zengin.Urla’nın bağ yoluna eklenen bu değer, hem lezzeti hem de hikayesiyle mutlaka deneyimlenmesi gereken bir yer olarak öne çıkıyor.