17 Aralık 2024, Salı Yeni Haber
Haber Girişi : 18.05.2017

Uyuşturucu kullanmak delikanlılığın dibe vurmasıydı ve Seferihisar Belediye Meclisi

Gençliğimizde, bırakın uyuşturucu veya benzeri keyif verici maddeleri kullanmayı, bir delikanlının esrar içtiği duyulduğunda o gencin kariyeri dibe iner, arkadaşları tarafından dışlanır, bin kez tövbe etse de ona kız verilmezdi.

Rakı içenlere eyvallah, çünkü rakıyı para bulunca içersin! Veya oturduğun masada adam gibi içmesini bilmezsen yanına bir daha herhangi bir arkadaşını oturtamaz sın. Çünkü rakı içmek incelik ister.

Masaya oturduğun gibi kalkacaksın!

Söz verilmeyince konuşmayacaksın!

 Konuştuğun cümleler dinlenecek!

 Velhasıl rakıyı adam gibi içecek, sonra da adam gibi evine gideceksin!

Dahası var: Cebinde üç kuruş var, evdeki eşin veya çocukların aç, sen kalkıp üç kuruş kazandığını rakı masalarında harcayacaksın! Yok, öyle şey!

Bu gibi insanların içki masalarında yeri olmaz…

TÜRKİYE’DE GENÇLİĞİN YAPISI O KADAR DEĞİŞTİ Kİ!

Geçtiğimiz haftalarda İzmir Narkotik ekipleri ile Seferihisar Emniyet Müdürlüğü çalışanları el ele verdiler ve keyif verici hap ve uyuşturucu madde içen ya da satan kim var ise hepsini toparlayıp ifadeye aldılar. Zanlılar, itiraflar da da bulundu ama adliyeden serbest çıktılar.

Polis, Seferihisar’ın Ulamış Mahallesi’nde Hint keneviri eken, yetiştiren veya satan kişileri iğneyle kuyu kazar gibi takip etti ve adeta suçüstü yaparak gözaltına aldı ama onlar da tutuklanmadılar!

Cumhurbaşkanımızın, başbakanımızın, içişleri bakanımızın ve adalet bakanımızın sıkça yaptığı, "Gençlerimizi zehirleyenler gereken cezaya çarptırılacaklar” açıklamalarına rağmen bu uyuşturucu tacirleri ve müptelalarının adliye merdivenlerinden şen şakrak inmeleri bir vatandaş olarak benim yüreğimi incitti.

Uyuşturucu ile gözü pek bir şekilde mücadele eden ve zanlıları adalete teslim eden polislerin, bundan sonra bu konudaki görevlerini yerine getirirken çok istekli davranmayacaklarını düşündüm. Artık ne kadar istekli olurlar bilemiyorum ama bildiğim bir konu var; Türk gençliği zehirleniyor ve zehirlenmeye de devam edilecek!

Aslında bu konu ne Türk polisine bırakılmalı ne de Türk adaletine…

Toplum, çocuklarını otokontrol yöntemi ile kendisi denetlemeli…

Eskiden olduğu gibi şimdi de bu ayrık otlarını ayıklamalı, dışlamalı. Bu gibi, gerek kullanıcıları gerekse satıcıları kendi içlerinden dışlamalı. Bırakın onlara veya çocuklarına kız vermeyi, oturdukları masalarının etrafına yaklaştırmamalı.

Onları lanetlemeli, toplumun dışında bırakmalı.

Kısacası toplum her konuyu polis, savcı veya adalete bırakmadan bu gibi insanları dışlayarak minicik gençlerimizi zehirleyenlere lanet okumalı ve de etraflarından dışlamalı….

Son cümlem:

Küçük yaştaki çocuklarımıza tecavüze yeltenenlerin suçu ne ise bu suçun da aynı derecede olduğuna toplum karar vermeli, dahası bu gibi insanları sokaklarından, mahallelerinden, ilçelerinden uzaklaştırmalı…

SEFERİHİSAR BELEDİYE MECLİSİ TOPLANTILARINI HALK BELİRLEYECEKMİŞ!

Dün belediye basın servisinden bir haber geçildi, haberin başlığında "Seferihisar belediye Meclisi’nin gündemini halk belirleyecek” deniyordu.

Haber hayli ilgimi çekti. Bu konu gerçekten uygulamaya da konulur ise Türkiye’de bir ilk olacak.

Çünkü belediye meclisi üyeleri seçimler öncesinde bir şekilde aday listesi ile belirleniyor ve bu isimlerin 5 yıl süreyle belediyenin hatta ilçenin en akıllıları  olduğuna inanılıyor. Halbuki toplumumuzun içerisinde çok daha akıllı ve bölgesinin yarınları için çok iyi önergeler verebilecek insanlar var.

Bu konu,  gerçekten uygulamada da gerçekleşir ise ülkede bir ilk olacağı gibi Seferihisar’da da  bir tarihe imza atılmış olacak.

Bu fikri öne süren ve uygulamaya koyanları kutluyorum…

Yorum