10 Yıl Sonra Halka Açık Meclis ve Geride Kalan Bir Anı

Seferihisar’da tam on yıldır ilk kez belediye anonsundan belediye meclisi yapılacağı duyuruldu. Konunun ilginç yanı belediyenin anonsuyla ilgili görevlisi böyle bir anonsun yapılabileceğinden haberi yoktu. Çünkü bilmiyordu, belkide unutmuş olmalıydı ki ona bizler söyledik niçin anonsun yapılmadığını ve meclis toplantısına 15 dakika kala anons yapılmaya başlanmıştı.

Biz çok çektik onlar olsaydı küçümserlerdi bizi

Mecliste 8 CHP’li 4 ANAP’lı 2 AKP üyelerden oluşuyordu. CHP tek başına tüm kararları alma yetkisine sahip olduğu halde Başkan Soyer muhalefet üyelerine tek, tek söz hakkı verdi ve onların önerilerine teşekkür etti. Meclis bittiğinde geçtiğimiz dönem CHP’den meclis üyeliği görevini yürüten önceki belediye meclis üyeleri şu sözlerle duygusunu dile getiriyordu “Abi bu çoğunlukla ANAP’lılar iktidara gelmiş olsalardı bu mecliste bizleri adeta suçlu ilan ederlerdi. O yetmezdi bizlerle dalga geçer küçük düşürücü sözler kullanırlardı. Nitekim öylede olmuştu CHP’li üç arkadaş bir beş yılımızı nasıl geçirdiğimizi sadece kendimiz biliriz”…

Mecliste görev yapan üç meclis üyesi arkadaşımızın fikirlerine katılmamak elde değildi çünkü o günün belediye başkanı hizmet önerileri yerine kişisel duygularını ön plana çıkarmayı kendisinde bir meziyet görüyordu.

Geride kalan bir anım…

Aslında Hamit Nişancı ve dönemini yazmamaya karar vermiştim ama anılarımızda kalanlar da unutulmuyor. Bu gerekçemle bir kez daha bir anımı aktarmak istiyorum.

Hamit Nişancı zamanın Yeni Asır Genel Müdürü Osman Gencer’e telefon edip icraatları ile ilgili haber yapılması için bir muhabir gönderilmesini rica ediyor.

Konu Yeni Asır’ın saat 1100.toplantısında yayın kuruluna getiriliyor. Osman Gencer’in bu önerisine diğer kurul üyeleri “Bizim orada muhabirimiz var, niçin özel muhabir göndereceğiz” şeklinde karşı çıkıyorlar. Bunun üzerine Genel müdür Osman Gencer “Muhabirimiz Mustafa Karabulut Başkan Nişancı ile arası iyi olmadığından haberini yapmıyormuş” diyor.

Kurul toplantıda iken tele konferans sistemiyle beni arıyorlar ve bana diyorlar ki “Haber için Hamit Nişancı’nın makamına gidip röportaj yapar mısın? “ konudan haberi olmayan ben “Tabi yaparım, neden yapmayayım ki” diyorum ve ekliyorlar “Hemen Hamit Nişancı’ya telefon et önerini kabul ederse git kendisiyle röportaj yap” Peki diyorum ve hemen Nişancı’yı arıyorum. Nişancı da müsait olduğunu söyledikten sonra makamına gidiyorum.

-Başkan Yeni Asır adına icraatlarınızı konusunda röportaj yapmaya geldim.

– Mustafa Bey tüm yaşadıklarımızı geride bırakalım mı?

-Tabi ki bırakalım başkan… Zaten aramızda ne geçti ki küs olalım. Birbirimize yakın olursak basın aracılığı ile ilçenin sorunlarını daha iyi gündeme taşırız..

-Ben senin evinin önüne taş döşedim. Bir teşekkür bile etmedin, hatta Etem Çalışın evinin önüne bile taş döşedim o da teşekkür etmedi. Üstelik hala Etem Çalış ile arkadaşlık yapmanızı anlamıyorum…

-Başkan bunları daha sonra değerlendirelim. Ben Yeni Asır adına geldim röportajımızı yapalım(…)

Bu ve benzer konuşmalarımızdan sonra ben kahvemi bitirdikten sonra

-Bak bu konuştuklarımızı yayınlama, ben röportaj yapmak istediğimde Osman (Gencer) abiden gazeteci ister haberimi yaptırırım…

Belediyeden ayrılıyorum ve saat 1500.de Genel müdürümüz Osman Gencer başkanlığında toplanan yayın kurulu tekrar telekonferans ile beni arıyor ve sonucu istiyorlar. Bende yaşadıklarımı anlattığımda Osman Gencer “Biz her belediye başkanına özel muhabir mi tahsis edecekmişiz” sözleriyle konuyu kapatıyor.

İşte bu gibi ayrımcı ve kişisel tutumlardan dolayı Seferihisar bu hale geldi. Ancak bu günkü meclis toplantısı Seferihisar’ı çok iyi ufuklara taşıyacağının bir sinyali gibiydi sanki…