Bir Yılda Sadece Tecrübe Edindik…

Bazılarına göre bir yıl çok uzun bir süre… Oysa sandıklar daha dün gibi açıldı…

Bu süreçte gördük ki, tarihin her döneminde ve her ortamında olduğu gibi yine yağdanlıklar ve yalamalar işbaşında…

Bu takım, etrafında pervane oldukları Belediye Başkanı Tunç Soyer’i, belediye meclisi üyelerini hatta Cumhuriyet Halk Partisi’nin üst düzey yöneticilerini yanlışa yönlendirebilmek için ellerinden geleni yapıyorlar.

Ancak bu yalakalar ve yağdanlıklar, Başkan Tunç Soyer’in, belediye meclisi üyelerinin ve Cumhuriyet Halk Partisi yöneticilerinin en küçük konularda bile aralarında müteala yaptığını bilmiyorlar.

Zannediyorler ki Başkan Tunç Soyer ne diyorsa o olacak…

Zannediyorlar ki Seferihisar Belediye Başkanlığı’nda diktatörce karar veriliyor ve alınan kararlar tek başına uygulanıyor.

Yine zannediyorlar ki Başkan Tunç Soyer, ne halkı ne belediye meclisi üyelerini ne de parti teşkilatını dinliyor! Onlara göre Tunç Soyer, akşam aklına ne gelirse ertesi gün o kararı uyguluyor..

Eski yönetimden kalan saygılı ve değerli çalışanlar… Siz Tunç Soyer’i size doğru bakınca veya size gülümseyince etkiniz altına aldığınızı mı düşünüyorsunuz!!?

Öyle görüyorsanız gerçekten düşüncesizsiniz…

Biraz düşünceli olsaydınız, bir yıl içinde uyguladığı iç ve dış politikalardan gerçeği anlardınız…

Eski yönetimden kalan yalaka ve yağcı takımına Başkan Tunç Soyer’in anlamadıkları yönlerini ben iki satırla anlatayım..

Başkan Tunç Soyer, bir karar vereceği zaman öncelikle belediye meclisi üyeleri ve partisinin ileri gelenleri ile görüşür. Bu yetmez, en az elli vatandaş ile konuşarak onların düşüncelerini alır, sonra da nihai kararını verir.

Dolayısıyla eski dönemlerden kalan bazı yalakalara, “Olur” dediği kararlardan ertesi günü vazgeçebilir.

İşte bu durumu, eski dönemlerde kalan yalama ve yağdanlıkların iyi bilmesi gerekir.
Bir yıl içerisinde sadece bunlar mı öğrenildi?

Tabi ki değil! Belediyenin kayıtlı ve kayıtsız tüm borçları ortaya çıkarıldı. Ödenebilecek tutarlar belirlendi. İyi niyetli olarak da alacaklılardan zaman istendi.

Sosyal etkinlikler eskiye oranla en az kırk kat artırıldı ve her sosyal etkinlik basına duyurularak Seferihisar’ın adı dünyaya yayıldı.

Belediye desteği ile kent konseyi kuruldu. Bu konseye bağlı olarak ilçenin adını daha da yaygınlaştıran kadın konseyi oluşturuldu. Kadın konseyinin sayısında ilk günlere göre bir azalma görülse de oluşturulan yeni pazarlarda onlara para kazanma olanağının sağlanması bu oluşuma ilgiyi artırdı.

Geride bırakılan bir yılın, tek sayfaya sığmayacak kadar yoğun geçtiğini hepimiz biliyoruz. Bundan sonraki süreç de elbette yoğun geçecek. Ama Tunç Soyer’in hizmet döneminin ikinci yılında, bu yalaka ve yağdanlıklara biraz daha fazla dikkat etmesi gerekiyor.

Tunç Soyer, katılımcı karar verme özelliğini bu süreçte de sürdürmeli, yalama ve yağdanlık takımının önerilerine geçici olarak ‘Evet’ dese bile gerçekte kamuoyunun duygu ve düşüncelerine önem veren tavrını sürdürmelidir.

Belediye Meclisi’nin CHP’li üyeleri kadar AK Partili veya DP’li üyelerinin sesi de çok önemlidir.

Başkanın bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bu üyelerin fikirlerini önemsemesi, belediyedeki demokratik yapıyı daha da olgunlaştıracaktır.

İkinci yıldaki bu ilk yazım, yalaka ve yağdanlıkların kulaklarına kar suyu kaçırmak şeklinde oldu.

Aslında bu yalaka ve yağdanlıklar için önümüzdeki süreçte daha ağır ifadeler kullanmak zorunda kalmamayı umuyorum ama…

Şunu da çok iyi biliyorum ki, tarih boyunca kökü kazınamayan yalaka ve yağdanlıklar, bundan sonra da başkan adına fikir üretmeyi ve ortalıkta gezinmeyi sürdürecek, benden de kafalarına balyoz gibi inen hak ettikleri dersleri alacaklardır.