24 Ocak 2025, Cuma Yeni Haber
Haber Girişi : 8.12.2023

Seferihisar Nasıl Kalkınır?

Yarımada’nın ve hatta İzmir’in coğrafi olarak en avantajlı mevkisinde konumlanan Seferihisar’ın gelişme potansiyeli çok yüksek olmakla birlikte arzu edilen seviyede olmadığı hepimizce bilinmektedir.

Zira geniş bir hinterlandı, büyükşehire yakınlığı, iklimi, verimli toprakları ve turizm potansiyeli Seferihisar’a önemli avantajlar sunmaktadır.
Ancak, kırsal ve bölgesel kalkınmanın olmazsa olmazı; halkın geniş katılımıyla, halkın ihtiyaçlarının dikkate alınarak, kalkınma stratejilerinin ortaya konacağı bir kalkınma planı hazırlamak ve bu planı uygulamaktır. Yapılacak iş herşeyden önce bölgenin mevcut durumunu, güçlü ve zayıf yönlerini analiz etmek; tarım, turizm, altyapı, ticaret, işgücü gibi ekonomik faktörlerin mevcut durumunu inceleyerek, bu alanlarda kalkınma stratejilerini belirlemektir. Yani durum değerlendirmesi ve mevcut yapının nasıl gelişeceğine dair politika çıkarımları ilk yapılacak eylem planıdır.
Bu planların nihai hedefi, ilçede yaşayanların refahlarını ve yaşam standartlarını yükseltmektir. Bunun için öncelik her zaman altyapıdadır. Altyapıdan genellikle anlaşılan; yol, su, elektrik ve internet gibi şebeke hizmetleri olmakla beraber; esasında altyapı, eğitim ve sağlık hizmetlerini de kapsar. Bu hizmetlerin geliştirilmesi bölge halkının refahını, huzurunu ve yaşam kalitesini yükseltir.
İktisadi olarak Seferihisar’ın en çok potansiyeli olan sektörleri ise tarım, turizm ve bilişim (teknoloji) sektörleridir. Kırsal bölgelerde tarım genellikle ana gelir kaynağıdır. Tarım faaliyetlerini desteklemek için çiftçilere eğitim, teknoloji ve finansal destek sağlanmalıdır. Öncelikli ürünler belirlenip bu ürünlerde marka değerleri oluşturulabilir. Çiftçi ve köylülere sadece üretimde değil marka oluşturma ve pazarlama alanlarında, özellikle dijital online satış alanlarında da eğitim ve destek verilmelidir.

Her ne kadar sayısız güzellikte plajlarımız ve doğal güzelliklere sahip köylerimiz olsa da turizm olarak çok iyi bir durumda olduğumuz söylenemez. Genel olarak yazlıkçılara, karavancılara ve günü birlikçilere dayalı bir turizm türü görülmektedir. Alışverişler zincir marketlerden yapılmakta, yerel esnaf bu turizmden yeterince faydalanamamaktadır. İlçenin turizmi Sığacık’a sıkışmış, buradaki kalabalıklaşma ise yerel halka fayda sağlamak yerine zarar vermektedir.
Son dönemde Seferihasar, İzmir’den ve İstanbul ve Ankara gibi büyük şehirlerden azımsanamayacak bir göç almıştır. Pandemi ile hızla yaygınlaşan uzaktan çalışma biçimine uygun profesyoneller Seferihisar gibi daha küçük yerleri tercih etmektedir. Bu alanda çalışan işletmeler ve çalışanlar ilçemize önemli bir dinamizm katarak, diğer ekonomik alanlarda çalışan işletmeleri de çekecektir. Yerel iş gücünün becerilerini artırmak için eğitim ve meslek edindirme programları düzenlenerek bu işletmeler için çekici bir ortam oluşturulmalı ve iş fırsatları artırılmalıdır.
Bu planlar şüphesiz mali desteklere ihtiyaç duyar ve belediyenin bütçesi bunlara yetersiz kalabilir. Ancak finansal destek ve teşviklerle uygun projelere finansman sağlayacak çok sayıda ulusal ve uluslararası kurum mevcuttur. İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA), Avrupa Birliği bölgesel fonları, Tarım ve Sanayi bakanlıkların çeşitli teşvik programları vardır.
Peki eksik olan nedir? Bu sorunun cevabını okuyucuların takdirine ve sağ duyusuna bırakmak gerekir.

Yorum