17 Ocak 2025, Cuma Yeni Haber
Haber Girişi : 5.09.2012

Üç üyenin tavrını anlayabilene aşk olsun

Seferihisar Belediye Meclisi, 03 Eylül 2014 gün ve saat 12.00’de toplandı. Çeşitli önerge ve oylamalardan sonra sıra Seferihisar Belediye Şirketi’nin mandalina işletmesi alması ile ilgili maddeye geldi.

Bağımsız meclis üyelerinden Çetin Akkaya ve Ogün Tarhan, şirketin mandalina işletmesi almasına karşı oy kullandı.

Bağımsız üye Ogün Tahran,  haber sitemizin video galerisi bölümündeki "Seferihisar Belediyesi 3 Eylül 2012 Meclis Toplantısı”  görselinden de izlenebileceği gibi Meclis’te ilginç cümleler kullandı.

Dedi ki Ogün Tarhan, "Meclis üyesi olarak bizim mandalina fabrikası alımından haberimiz yok ama çarşıdaki vatandaşın haberi var!  Burada saklanan bir şey var!”

Daha önce ne yazmıştım, ona bir bakalım…

"ŞEFFAFLIKTA YOL ALINDI

Başkan Tunç Soyer’in göreve gelişinin altıncı ayıydı. Bu türde konular açıldı. Soyer’e, "Başkanım, belediyeniz icraatları konusunda bazen yeterli bilgi alamıyorum! Gizli tutulmaya çalışılıyor” dediğimde, "Sevgili kardeşim, sana kim bilgi vermiyor veya hangi evrakı istedin de vermediler, benim haberim olsun” demişti.

İşte o tarihten sonra şeffaflığa alışamayan bazı isimler hariç olmak üzere hangi konuda olursa olsun belediyeden rahatlıkla bilgi veya belge alabiliyorum.

Bilgi veya belge sadece bana mı? Tabii ki değil. İsteyen vatandaş da, istediği belge veya bilgiyi istediği kişiden istediği zaman alabiliyor.

İsterlerse Başkan Tunç Soyer’in makam aracı ilçe meydanında hareket ederken aracının önüne geçip kendisine soru sorabiliyorlar.

Denemek ücretsiz…

Evet, o yazımın altına onlarca imzamı atarım…”

HALKIN TEMSİLCİSİ

Çetin Akkaya’nın söylediklerine itibar etmiyorum. Tekrar Ogün Tarhan’ın kullandığı cümlelere dönelim…

"Çarşıdaki insanların haberi var, Meclis üyesi olarak bizim haberimiz yok” cümlesini kullandınız mı, kullandınız.

Peki, siz kimsiniz?

Meclis üyesi olarak halkı temsil ediyorsunuz! O halde sizin haberiniz olmasa da olur! Önemli olan halkın bilgisinin olması değil mi? Bilgi sahibi olan Seferihisar halkı değil de Patagonya halkı mı?

Ayrıca sizin yerel yönetimde iktidar olduğunuz dönemde Meclis toplantıları halka açık mıydı?

Tek bir gazeteci belediye Meclis toplantılarını izleyebiliyor muydu?

Dahası Meclis toplantısı yapılmış gibi gösterilip Meclis toplantı tutanakları, dutlar altı kahvelerinde imzalanıyor muydu, imzalanmıyor muydu?

Gelelim asıl konuya…

Söz konusu mandalina işletmesinin satışı, önce bir emlakçı olarak bana teklif edildi. İstenen fiyat 2 milyon 750 bin liraydı. Yetkilisi şu cümleyi kullanmıştı; "Siz bu fiyatı isteyin ama işletmeyi en son satışımız 2 milyon 500 bin liradır.”

İki, üç hafta geçti, satıcı firma fiyatında 250 bin liralık indirim yaptı.

Günler birbirini takip ederken, söz konusu işletmenin 2 milyon liraya satılacağı bilgisi kulağıma geldi. Doğrusu firmanın işletmeyi bu paraya satacağına inanamadım.

Konu ciddiyet kazandığında belediye, adı geçen işletmeyi 1 milyon 800 bin liraya şirketine satın almak için konuyu Meclis’e taşıdı.

Sevgili Ogün Tarhan, ben de sizler gibi gelişmeleri Seferihisar halkından duydum ve rakamlar netleştiğinde başta Başkan Tunç Soyer olmak üzere alım konusunda pazarlık yapanlara içimden teşekkür ettim, kulaklarını çınlattım…

Ya siz?

Kendinizi halkın üzerinde tuttunuz! Ayrıca bu kararın Tunç Soyer’e siyasi açıdan güç vermesinden korktunuz değil mi?

Tunç Soyer, seçildiği günden bu yana keşke sizin düşündüğünüz gibi siyaset yapsaydı…

Sanırım oy oranını birkaç puan daha artırırdı…

Şahsım adına değil ama Seferihisarlı mandalina üreticileri adına bu davranışınızı kınıyorum…

Ayrıca bir açıklamanız olursa da sayfalarımızın her zaman olduğu gibi herkese açık olduğunu da hatırlatırım.

Siz siz olun halkın çıkarına olan konularda siyaset düşünmeyin.

Seferihisar’ın menfaatine olan her konuda siyasi kimliklerini bir yana bırakan, adam gibi adamlar Ümit Cingöz ile Halil Çandır’dan biraz örnek alın isterseniz.

mustafa@seferihisar.com

Yorum